1 Ekim 2011 Cumartesi

Rahatlatıcı Bir Konuşma

”Çocukluğum hakkında hatırladığım şeyler sürekli yeşil bir tişört giydiğim,kırlara yapılan piknikler ve çimlerde yuvarlanmalar,annemin kocaman karnı,abimin kız arkadaşlarını tavlamak için beni kullanması,boyum uzamadığı için Osman’ın annesinin bana sürekli sütlü bir şeyler yedirmesi.”

-Bu kadar mı?
-Evet.Dediğim gibi çok şey hatırlamıyorum.
Saat sabahın dokuzu.Okulu astım ve ikinci randevum için kliniğe gittim.Eğer hep okulu asacaksam burada sekreter bile olabilirim.Yıldız hanım ”satırlarımı” okurken Osman ismi dikkatini çekti.Osman’ın kim olduğunu sordu.
”Annemin ikinci kocası,” dedim.”Ben ve abim başka babadanız.”
”Tahmin etmiştim.” dedi.”Bana biraz ondan sözet.”
Zavallı kıza tecavüz eden üvey baba.Artık psikologların refleksi olmuş olmalı…
-İyi bir baba,hayırlı bir evlat.Ancak berbat bir koca.10 yıllık evlilikte Çisem’le başladı,Zeynep ile olgunlaştı,Damla ve Ecrin ile evi terketti.
-Bir dakika,sen şimdi bu kızların en büyüğünün 10 yaşında olduğunu mu söylüyorsun?
-Evet.Zeynep 8 yaşında,Damla ve Ecrin ikilisi ise henüz 2 yaşında.
Yıldız dona kaldı.Gerçi bunu kime anlatsan dona kalır da…
-Annen gibi bir kadının böyle bir ilişkiye izin vereceğini sanmazdım.
-Eğer doğum kontrolünü bilseydi o da izin vermezdi.
-Biraz da abinden ve babandan sözet.Babanla annen neden boşandı?
-Abim 22 yaşında,Hollanda’da.O da eve para getirir.Babam 49 yaşında,galiba annem için fazla salak olduğu için boşandılar.
-Hahaha annene söylerim bunu.Bu arada,gecelerin nasıl geçiyor?
Gülümsemesi hoşuma gitmişti.Gülünce yüzü iyice kasılıyor,gözleri çekik ve küçük,yüzü de yuvarlak olduğu için sevimli bir çocuğa benziyordu.
-Deliksiz uyuyorum.Bunda ilacın payı çok büyük.Galiba paranoyalarım beni gece ele geç…
-Doktor olarak tanımı ben yapmalıyım,değil mi?
-Özür dilerim Yıldız Hanım.
-Her neyse,eğer kuvvetli bir sakinleştiriciyle kabuslarını yok edebiliyorsak senin de dediğin gibi paranoyaların geceleri sana kabus olarak geri dönüyor olmalı güzelim.
”Senin de dediğin gibi” kısmını biraz sinirli söylemişti.Haklıydı aslında sonunda eğer kendi içimde bunları halledeceksem buraya gelmemeliydim.Bu randevuda konumuz ”hastanın günlük hayatı”ydı herhalde,okulu sordu.
-Bu sorudan ben de pek hazzetmem ama,okul nasıl gidiyor?
-İyi gibi.Düz lisede dil sınıfındayım,sayısallardan nefret ederim,anlamam ama sadece matematik olduğu için bu sene o kadar da kötü sayılmam.
-Güzel,arkadaşların var mı peki,ya da bir sevgilin?
-Hayır.Yalnızım ve bundan memnunum.Belki kız olsam çok hassas yapardı bu beni ama cinsiyetim ilk defa işe yaradı.
-İlk defa derken?
Galiba ağzımdan bir şey kaçırdım.Beni annemin gözünde iki paralık edecek bir şey.Babamın beni dövmesini sağlayacak bir şey.Kardeşlerimin benden uzaklaşmasını sağlayacak bir şey.
-Korkma tatlım,bu sır kesinlikle aramızda kalacak.Eşcinsel misin?
-Galiba…bilmiyorum…evet.
Ellerini tuttu ve bana bu sırrı hayatının sonuna dek saklayacağını söyledi.Bu söz bana ne kadar yapmacık gelse de en azından anneme söylemeyeceğini düşündüm.

Bu konuşma beni içten içte rahatlatmıştı açıkçası.Gördüğüm bir kabusu hatırladım,abim bana tecavüz ediyordu…ama artık bunlar geride kalmıştı.Ben kuvvetli sakinleştiricilerin ve Yıldız ”ablamın” büyük etkisiyle uykusuz çocuktan rahat yetişkine evriliyordum.Eve gitmek için otobüse bindim,kartımı bastım ve arkaya doğru ilerledim.Pencere kenarı boş koltuk var mı diye bakınırken en arkadaki çocuk dikkatimi çekti.Bu,olamazdı…yoksa ben müneccim filan mıydım?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

1 Ekim 2011 Cumartesi

Rahatlatıcı Bir Konuşma

”Çocukluğum hakkında hatırladığım şeyler sürekli yeşil bir tişört giydiğim,kırlara yapılan piknikler ve çimlerde yuvarlanmalar,annemin kocaman karnı,abimin kız arkadaşlarını tavlamak için beni kullanması,boyum uzamadığı için Osman’ın annesinin bana sürekli sütlü bir şeyler yedirmesi.”

-Bu kadar mı?
-Evet.Dediğim gibi çok şey hatırlamıyorum.
Saat sabahın dokuzu.Okulu astım ve ikinci randevum için kliniğe gittim.Eğer hep okulu asacaksam burada sekreter bile olabilirim.Yıldız hanım ”satırlarımı” okurken Osman ismi dikkatini çekti.Osman’ın kim olduğunu sordu.
”Annemin ikinci kocası,” dedim.”Ben ve abim başka babadanız.”
”Tahmin etmiştim.” dedi.”Bana biraz ondan sözet.”
Zavallı kıza tecavüz eden üvey baba.Artık psikologların refleksi olmuş olmalı…
-İyi bir baba,hayırlı bir evlat.Ancak berbat bir koca.10 yıllık evlilikte Çisem’le başladı,Zeynep ile olgunlaştı,Damla ve Ecrin ile evi terketti.
-Bir dakika,sen şimdi bu kızların en büyüğünün 10 yaşında olduğunu mu söylüyorsun?
-Evet.Zeynep 8 yaşında,Damla ve Ecrin ikilisi ise henüz 2 yaşında.
Yıldız dona kaldı.Gerçi bunu kime anlatsan dona kalır da…
-Annen gibi bir kadının böyle bir ilişkiye izin vereceğini sanmazdım.
-Eğer doğum kontrolünü bilseydi o da izin vermezdi.
-Biraz da abinden ve babandan sözet.Babanla annen neden boşandı?
-Abim 22 yaşında,Hollanda’da.O da eve para getirir.Babam 49 yaşında,galiba annem için fazla salak olduğu için boşandılar.
-Hahaha annene söylerim bunu.Bu arada,gecelerin nasıl geçiyor?
Gülümsemesi hoşuma gitmişti.Gülünce yüzü iyice kasılıyor,gözleri çekik ve küçük,yüzü de yuvarlak olduğu için sevimli bir çocuğa benziyordu.
-Deliksiz uyuyorum.Bunda ilacın payı çok büyük.Galiba paranoyalarım beni gece ele geç…
-Doktor olarak tanımı ben yapmalıyım,değil mi?
-Özür dilerim Yıldız Hanım.
-Her neyse,eğer kuvvetli bir sakinleştiriciyle kabuslarını yok edebiliyorsak senin de dediğin gibi paranoyaların geceleri sana kabus olarak geri dönüyor olmalı güzelim.
”Senin de dediğin gibi” kısmını biraz sinirli söylemişti.Haklıydı aslında sonunda eğer kendi içimde bunları halledeceksem buraya gelmemeliydim.Bu randevuda konumuz ”hastanın günlük hayatı”ydı herhalde,okulu sordu.
-Bu sorudan ben de pek hazzetmem ama,okul nasıl gidiyor?
-İyi gibi.Düz lisede dil sınıfındayım,sayısallardan nefret ederim,anlamam ama sadece matematik olduğu için bu sene o kadar da kötü sayılmam.
-Güzel,arkadaşların var mı peki,ya da bir sevgilin?
-Hayır.Yalnızım ve bundan memnunum.Belki kız olsam çok hassas yapardı bu beni ama cinsiyetim ilk defa işe yaradı.
-İlk defa derken?
Galiba ağzımdan bir şey kaçırdım.Beni annemin gözünde iki paralık edecek bir şey.Babamın beni dövmesini sağlayacak bir şey.Kardeşlerimin benden uzaklaşmasını sağlayacak bir şey.
-Korkma tatlım,bu sır kesinlikle aramızda kalacak.Eşcinsel misin?
-Galiba…bilmiyorum…evet.
Ellerini tuttu ve bana bu sırrı hayatının sonuna dek saklayacağını söyledi.Bu söz bana ne kadar yapmacık gelse de en azından anneme söylemeyeceğini düşündüm.

Bu konuşma beni içten içte rahatlatmıştı açıkçası.Gördüğüm bir kabusu hatırladım,abim bana tecavüz ediyordu…ama artık bunlar geride kalmıştı.Ben kuvvetli sakinleştiricilerin ve Yıldız ”ablamın” büyük etkisiyle uykusuz çocuktan rahat yetişkine evriliyordum.Eve gitmek için otobüse bindim,kartımı bastım ve arkaya doğru ilerledim.Pencere kenarı boş koltuk var mı diye bakınırken en arkadaki çocuk dikkatimi çekti.Bu,olamazdı…yoksa ben müneccim filan mıydım?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder