23 Mart 2012 Cuma

Nikki ve Gurololisi Laila

Rpg alemlerine bayağı takılmıştım ben bir ara ama oradan bulduğum bir orospu evladı ağzıma feci şekilde sıçınca bıraktım.Şimdi blogları gezerken yoldaşımın blogunda yöneticisi olduğu rpg sitesini değiştirdiğini görünce,bir de beynimde çoktandır bir ruh yeni ve güzel senaryolara neden olunca,burada mal mal takılmaktansa biraz rpg alemine dalmaya karar verdim.Burada da tanıtımı olsun dedim.3.tekil şahısla yazılmadı ama idare edin eheh
-Nikola değil miydi bu oğlanın ismi,ne alaka bu Laila? Ne yapmaya çalışıyor bu oğlan? Babasına nasıl anlatacağız kadın kıyafetleri giyip ''cadı olacam ben'' diye Japonya'ya kaçtığını?
-O değil de,şu öğretmene çok acıyorum yahu.Evinde parçalanmış bir biçimde bulunmuş ya ölüsü hani.Hiç bir delil kalmamış geriye...gül gibi çocuk daha 30'unda gidivermiş...Evlenmemiş,ama komando olarak yapmış askerliğini,evi de kocamanmış,kim bilir hangi manyak öldürdü onu parasını çalmak için.
-Çok kötü bir çağda yaşıyoruz kuzum Nastasya.Çok dikkatli olmak lazım artık.Başhaham bizi uyarmıştı bunun içinde Lilit var diye,ama dinlememiştik,oğlanı da keserler gazetelerde görürüz yakında...
-Aman sen ne diyorsun Daria,o oğlan ölürse ne olur bu evin hali! Hanımımız yığılır yerlere,başhaham kesilir imandan...hele kardeşleri!
-Ben seviniyorum artık kardeşleri adına yahu,onlara kötü örnek olacak biri kalmadı artık.Babalarını da onlar sevindirir,zaten başhaham o iki mükemmel kız varken bakmaz ki o hedonist oğlana.
-Sen de haklısın aslında,çok deli bir çocuktu bu Nikola...ismini verdiğim ilk gün anlamıştım o bakışlarından...Bakışlarında bir farklılık,bir delicilik vardı.Ne kendi çocuklarımda,ne de Olia ve Nadia'da gördüm ben bu delici bakışları.
-Ben sana hep söyledim de inanmadın anacım,deli o oğlan,deli! Başhaham nasıl oldu da akıl hastahanesine yatırmak yerine güvenlikçiden bozma bir kadıncağızı tuttu oğlanı düzeltsin,onu disipline soksun diye,hala anlamam.

O evden hep nefret ettim.Ama Nastasya ve Daria'yı,o iki çatlak kadını çok sevdim.Onlar bizim evin hizmetlisiydi,Daria temizlik işlerini yaparken ablası Nastasya da bana ve kız kardeşim olacak o iki salağa bakardı.Nastasya beni eğlendirir,annem kıyafetlerini giymemem için sürekli ikazlarda bulunurken arkasından bana komik suratlar yapar,babam beni saatlerce karanlık odaya kapattığında odanın kilidini gizlice açar ve beni yatıştırmaya çalışırdı.Nastasya'yı beni değiştirmeye çalışmadığı için sevdim.Bana piyano çalmayı öğrettiği,beş yaşımda Anna Karenina'yı okutturup benim de ileride aynı bokun kızılı olacağımı gösterdiği için sevdim onu.Ama onu da terkedecektim bir süre sonra.O çölde tutunmaya,nefes almaya çalıştım.Gerçekten.Ama ilk aşkım kendini trenin altına attıktan ve son aşkım beni kirli fantezi dünyasına davet ettikten sonra,vazgeçtim.Buranın manyak insanlarını bırakmam gerektiğini düşünerek gizli bir cadı okuluna yazıldım.O saplandığım orospu çocuğu bana hayatımın işkencesini yaşattıktan,babamdan bile daha ileri gittikten sonra merak salmıştım cadılığa.
Önce bir nesneyi kaldırma,hareket ettirme filan gibi küçük şeylerle başladım.Ağaçtaki bir elmayı kız kardeşlerimden birinin kafasına geçirdikten sonra tamamdır dedim ve daha büyük şeylere yöneldim,bir cinayet işlemek ve bütün kanıtlarını yok etmek gibi.
Sonra Nastasya'ya,sadece onun görebileceği bir not yazdım.Her şeyi anlattım ona.
Gittiğim gün,çok ağladım.Ama bir yandan da yeni hayatımın bana getireceklerinin farkındaydım.
Oradaki diğer cadılar beni seveceklerdi.Artık ben de bir yere ait olacaktım.
Benim ismim artık Laila,ve bu ismi boşuma koymadım kendime.Layığıyla bir cadı olduktan sonra,alacakaranlık gibi çökeceğim diğerlerinin üstüne!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

23 Mart 2012 Cuma

Nikki ve Gurololisi Laila

Rpg alemlerine bayağı takılmıştım ben bir ara ama oradan bulduğum bir orospu evladı ağzıma feci şekilde sıçınca bıraktım.Şimdi blogları gezerken yoldaşımın blogunda yöneticisi olduğu rpg sitesini değiştirdiğini görünce,bir de beynimde çoktandır bir ruh yeni ve güzel senaryolara neden olunca,burada mal mal takılmaktansa biraz rpg alemine dalmaya karar verdim.Burada da tanıtımı olsun dedim.3.tekil şahısla yazılmadı ama idare edin eheh
-Nikola değil miydi bu oğlanın ismi,ne alaka bu Laila? Ne yapmaya çalışıyor bu oğlan? Babasına nasıl anlatacağız kadın kıyafetleri giyip ''cadı olacam ben'' diye Japonya'ya kaçtığını?
-O değil de,şu öğretmene çok acıyorum yahu.Evinde parçalanmış bir biçimde bulunmuş ya ölüsü hani.Hiç bir delil kalmamış geriye...gül gibi çocuk daha 30'unda gidivermiş...Evlenmemiş,ama komando olarak yapmış askerliğini,evi de kocamanmış,kim bilir hangi manyak öldürdü onu parasını çalmak için.
-Çok kötü bir çağda yaşıyoruz kuzum Nastasya.Çok dikkatli olmak lazım artık.Başhaham bizi uyarmıştı bunun içinde Lilit var diye,ama dinlememiştik,oğlanı da keserler gazetelerde görürüz yakında...
-Aman sen ne diyorsun Daria,o oğlan ölürse ne olur bu evin hali! Hanımımız yığılır yerlere,başhaham kesilir imandan...hele kardeşleri!
-Ben seviniyorum artık kardeşleri adına yahu,onlara kötü örnek olacak biri kalmadı artık.Babalarını da onlar sevindirir,zaten başhaham o iki mükemmel kız varken bakmaz ki o hedonist oğlana.
-Sen de haklısın aslında,çok deli bir çocuktu bu Nikola...ismini verdiğim ilk gün anlamıştım o bakışlarından...Bakışlarında bir farklılık,bir delicilik vardı.Ne kendi çocuklarımda,ne de Olia ve Nadia'da gördüm ben bu delici bakışları.
-Ben sana hep söyledim de inanmadın anacım,deli o oğlan,deli! Başhaham nasıl oldu da akıl hastahanesine yatırmak yerine güvenlikçiden bozma bir kadıncağızı tuttu oğlanı düzeltsin,onu disipline soksun diye,hala anlamam.

O evden hep nefret ettim.Ama Nastasya ve Daria'yı,o iki çatlak kadını çok sevdim.Onlar bizim evin hizmetlisiydi,Daria temizlik işlerini yaparken ablası Nastasya da bana ve kız kardeşim olacak o iki salağa bakardı.Nastasya beni eğlendirir,annem kıyafetlerini giymemem için sürekli ikazlarda bulunurken arkasından bana komik suratlar yapar,babam beni saatlerce karanlık odaya kapattığında odanın kilidini gizlice açar ve beni yatıştırmaya çalışırdı.Nastasya'yı beni değiştirmeye çalışmadığı için sevdim.Bana piyano çalmayı öğrettiği,beş yaşımda Anna Karenina'yı okutturup benim de ileride aynı bokun kızılı olacağımı gösterdiği için sevdim onu.Ama onu da terkedecektim bir süre sonra.O çölde tutunmaya,nefes almaya çalıştım.Gerçekten.Ama ilk aşkım kendini trenin altına attıktan ve son aşkım beni kirli fantezi dünyasına davet ettikten sonra,vazgeçtim.Buranın manyak insanlarını bırakmam gerektiğini düşünerek gizli bir cadı okuluna yazıldım.O saplandığım orospu çocuğu bana hayatımın işkencesini yaşattıktan,babamdan bile daha ileri gittikten sonra merak salmıştım cadılığa.
Önce bir nesneyi kaldırma,hareket ettirme filan gibi küçük şeylerle başladım.Ağaçtaki bir elmayı kız kardeşlerimden birinin kafasına geçirdikten sonra tamamdır dedim ve daha büyük şeylere yöneldim,bir cinayet işlemek ve bütün kanıtlarını yok etmek gibi.
Sonra Nastasya'ya,sadece onun görebileceği bir not yazdım.Her şeyi anlattım ona.
Gittiğim gün,çok ağladım.Ama bir yandan da yeni hayatımın bana getireceklerinin farkındaydım.
Oradaki diğer cadılar beni seveceklerdi.Artık ben de bir yere ait olacaktım.
Benim ismim artık Laila,ve bu ismi boşuma koymadım kendime.Layığıyla bir cadı olduktan sonra,alacakaranlık gibi çökeceğim diğerlerinin üstüne!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder